- 5 ana şok türü
- 1. Septik şok
- 2. Anafilaktik şok
- 3. Hipovolemik şok
- 4. Kardiyojenik şok
- 5. Nörojenik şok
Şok, vücuttaki oksijen miktarı çok düşük olduğunda ve toksinler biriktiğinde ortaya çıkan ve çeşitli organlara zarar verebilecek ve hayatı riske atabilecek bir durumdur.
Şok durumu çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir ve her durumda şokun anafilaktik, septik veya hipovolemik şok gibi belirli bir tanımı vardır.
Bir şok vakası şüphesi olduğunda, uygun tedaviye başlamak ve ciddi komplikasyonlardan kaçınmak için mümkün olan en kısa sürede acil servise gitmek çok önemlidir. Tedaviyi hemen hemen her zaman, doğrudan damarda ilaç yapmak ve hayati belirtileri sürekli olarak gözlemlemek için yoğun bakım ünitesine kabul ile yapılır.
5 ana şok türü
En sık meydana gelen şok türleri şunları içerir:
1. Septik şok
Septisemi olarak da bilinen bu şok türü, sadece bir yerde bulunan bir enfeksiyonun kana ulaşmayı başardığı ve vücuda yayıldığı ve birkaç organı etkilediği zaman ortaya çıkar. Genel olarak, septik şok, örneğin çocuklar, yaşlılar veya lupus veya HIV'li hastalar gibi bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde daha sık görülür.
- Olası semptomlar: 40 ° C'nin üzerindeki ateş, konvülsiyonlar, çok yüksek kalp atış hızı, hızlı nefes alma ve bayılma gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Septik şokun diğer semptomlarına bakın. Nasıl tedavi edilir: Tedavi, doğrudan damarda Amoksisilin veya Azitromisin gibi antibiyotiklerin kullanılmasıyla yapılır. Ek olarak, hastanın nefes almasına yardımcı olmak için damarda ve cihazlarda serum kullanılması gerekebilir.
2. Anafilaktik şok
Anafilaktik şok, örneğin fındık, arı sokması veya köpek kılı alerjisi gibi bazı maddelere karşı çok şiddetli alerjisi olan kişilerde görülür. Bu tür bir şok, solunum sisteminin iltihaplanmasına neden olan bağışıklık sisteminin abartılı bir tepkisine neden olur.
- Olası semptomlar: boğazda sıkışmış bir topun varlığının yanı sıra yüzün abartılı şişmesi, nefes almada zorluk ve kalp atış hızında bir artış hissetmek çok yaygındır. Nasıl tedavi edilir: semptomları durdurmak ve kişinin nefes alamamasını önlemek için mümkün olan en kısa sürede bir adrenalin enjeksiyonu gerekir. Bu nedenle, acil servise gitmek veya 192'yi arayarak yardım için doktora başvurmak çok önemlidir. Alerji veya anafilaktik şok öyküsü olan bazı kişiler, bu durumlarda kullanılması gereken bir adrenalin kalemini çantasında veya giysilerinde taşıyabilir. Bu durumlarda ne yapacağınızı anlayın.
3. Hipovolemik şok
Hipovolemik şok, kalp ve beyin gibi en önemli organlara oksijen taşımak için yeterli kan olmadığında ortaya çıkar. Genellikle, bu tür bir şok, hem iç hem de dış olabilen ciddi bir kanama olduğunda bir kazadan sonra ortaya çıkar.
- Olası semptomlar: Bazı semptomlar arasında hafif baş ağrısı, aşırı yorgunluk, baş dönmesi, bulantı, soluk ve soğuk cilt, soluk ve mavimsi dudaklar bulunur. Diğer hipovolemik şok belirtilerine bakın. Nasıl tedavi edilir: kaybedilen kan miktarını değiştirmek ve kanamanın ortaya çıkmasına neden olan nedeni tedavi etmek için neredeyse her zaman bir kan transfüzyonu yapmak gerekir. Bu nedenle kanamadan şüpheleniliyorsa hastaneye gitmelisiniz.
4. Kardiyojenik şok
Bu şok türü, kalp artık vücuda kan pompalayamadığında meydana gelir ve bu nedenle kalp krizi, ilaç zehirlenmesi veya genel enfeksiyondan sonra daha sık görülür. Bununla birlikte, aritmiler, kalp yetmezliği veya koroner kalp hastalığı olan kişilerin de kardiyojenik şok geçirme riski yüksektir.
- Olası semptomlar: genellikle solgunluk, kalp hızında bir artış, kan basıncında bir azalma, uyuşukluk ve idrar miktarında bir azalma vardır. Nasıl tedavi edilir: kalp durmasından kaçınmak için hastanede mümkün olan en kısa sürede tedavi edilmesi, örneğin damarda ilaç yapmak için hastaneye yatırılması veya kalp cerrahisi yapılması gerekir. Ne olduğu ve kardiyojenik şokun nasıl tedavi edileceği hakkında daha fazla bilgi edinin.
5. Nörojenik şok
Nörojenik şok, sinir sisteminden ani sinir sinyalleri kaybı olduğunda ortaya çıkar ve vücudun kaslarını ve kan damarlarını sinirlendirmeyi bırakır. Genellikle, bu tür şoklar beyin veya omurilikte ciddi sorunların bir işaretidir.
- Olası semptomlar: örneğin solunum güçlüğü, azalmış kalp atış hızı, baş dönmesi, bayılma hissi, göğüs ağrısı ve vücut ısısında azalma olabilir. Nasıl tedavi edilir: semptomları kontrol etmek ve gerekirse omurga veya beyin yaralanmalarını düzeltmek için cerrahiyi doğrudan damar içine ilaçların uygulanması ile hastaneye hızla başlanmalıdır.